13 Mart 2010 Cumartesi

HEY ON BEŞLİ ON BEŞLİ

Çanakkale Destanı’nı yazan atalarımıza minnettarız. Cephede ve gerisinde çok bedeller ödediler. Destanlar kolay kolay yazılmıyor.

Bu sefer memleketimin ( Tokat) bir türküsüyle, ( anlamını bilmeyenlerin, oyun havası sandığı) cephe gerisinden bahsedeceğim.



Çanakkale’ de cephelerde o kadar çok fidanlar kırıldı ki, padişahın fermanıyla 1315 doğumlular için seferberlik ilan edildi. Yani 18 yaşına yeni girmiş eli silah tutabilecek fiziki güce erişmiş yeni yetmeler…

Hediye Tokat’ın bir köyünde çok güzel bir genç kızdır. Hüseyin’de onu seven bir delikanlıdır. Aileler de anlaşır söz kesilir, yaza düğün yapmaya karar verilir. Fakat yaz gelmeden seferberlik emri gelir, Hüseyin ve akranları askere alınır.

Hey on beşli on beşli
Tokat yolları taşlı
On beşliler gidiyor
Kızların gözü yaşlı

Gidiyom gidemiyom
Seni terk edemiyom
Sevdiğim pek küçücek
Koyupta gidemiyom

Gidiyom işte ben de
Bir arzum kaldı sende
Ayva gibi sarardım
Din iman yok mu sende

Hediye sözlüsünü iki yıl bekliyor, ona kalsa daha da bekleyecek ya…O yıllarda dağlarda Ermeni çeteciler, asker kaçakları, hırsızı arsızı halkın malına namusuna göz dikmişler. Hediye’nin yaşlı ana babası iyice büyüyüp güzelleşen kızlarının namusuna sahip çıkamayacakları korkusuyla , yaşlı ve zengin bir tüccarla evlendirirler.

Kadersiz Hediye’nin kocası kısa zamanda ölür. O kadar malı mülküyle konakta yaşayan Hediye eşkiyaların hedefi olur. Bir gece malını mülkünü yağmalayıp Hediye’yi dağa kaldırırlar. Eşkiyaların hevesleri geçince de , öyle ya civarda nice körpeler var, bir gece perişan durumda caminin bahçesine bırakırlar.

Tokat yolu kaldırım
Düştüm beni kaldırın
Sevdiğimin uğruna
Vurun beni öldürün.

Düşenin dostu olduğu nerde görülmüş, Hediye’nin de elinden tutan olmamış. Adını kötü kadına çıkarmışlar. Kimselerin yanına sığınamamış.

Gidiyom elinizden
Kurtulam dilinizden
Yeşilbaş ördek olsam
Su içmem gölünüzden

Tam sekiz yıl sonra Hüseyin dönmüş, olanı biteni duyunca çılgına dönmüş, kayıplara karışmış.


Aslan yarim , kız senin adın Hediye
Ben dolandım, sen de dolan gel beriye
Fistan aldım endazesi on yediye
Az mı geldi , gönderdiğim hediye

Hediye’nin 1960 larda sokaklarda dilencilik yaptığını , bazı memurlar anlatıyorlarmış.

2 yorum:

Yorumlarınız için teşekkür ederim :)